info@profdrhaydarbasenstitusu.org

NATO Zirvesi’nin ardından
24/05/2012 Köşe Yazısı 110
İslam coğrafyasında yakın zamanda meydana gelebilecek değişikliler maalesef Türkiye üzerinden planlanmaktadır.
Şii - Sünni bloğu oluşturularak “Müslümanı Müslümana kırdırma”nın hesabındaki Birleşik Devletler, Türkiye’yi Sünni bloğun başına taşımaktadır.
Bu manada ABD’de gerçekleşen NATO Zirvesi sonuç bildirisinde Türkiye’yi de dolaylı olarak ilgilendiren kararlar açıklanmıştır.
Bilindiği gibi NATO askerleri Afganistan ve Libya işgallerinde etkin rol oynamıştır.
1990 senesinden itibaren Kosova meselesi dışında NATO sadece İslam coğrafyasında aktiftir ve müdahildir.  
“NATO’nun devreye girmesi demek, diğer üye ülkeleri de operasyona katılmaya mecbur bırakmak” demektir.
Türkiye de bir NATO ülkesidir. Ortak şekilde alınan kararlarla, Türk askeri ister istemez İslam coğrafyasına yapılan müdahalelerde yer almak zorundadır.
Afganistan’da Türkiye bunu yaşamıştır.
Halen 130 bin NATO askerinin yer aldığı Afganistan’da, bu askerlerin kademeli şekilde 2014 yılı sonuna kadar ülkeden çıkarılması sonuç bildirisinde maddeleştirilmiştir.
Ancak Türk askerinin burada kalacağı haberleri basına yansımıştır.
2014’den sonra Türk askeri yerli halkın değil, işgali destekleyen ulusal Afgan güçlerin eğitimi ve danışmanlık hizmetleri maksadı ile ülkede kalmaya devam edecektir.
Yani ABD, Afganistan işgali sonrasında burayı Türkiye kanalı ile kontrol etmeye devam edecek.
Chicago’da, Malatya Kürecik’teki füze kalkanı sisteminin komuta yetkisinin NATO’ya devredilme kararı da Türkiye’yi ilgilendiren ikinci gelişmedir.
Bugüne kadar zaten NATO’nun komutasında olduğunu zannettiğimiz füze savunma sistemi, artık NATO’nun kontrolündedir.
Kürecik’teki füzelerin İsrail menfaatine İran’a karşı olduğu düşünüldüğünde, ABD yine Türkiye vasıtası ile İran’ı vuracaktır.
Görünen o ki Türkiye, Ortadoğu’daki ülkeler nezdinde gelişecek olaylarda Sünni bloğun başı olarak seçilmiştir.
Sünni bloğun diğer üyeleri de İran’a ve Suriye’ye karşı duruş etrafında toplanan ve Birleşik Devletler’e yakınlığı ile bilinen Körfez ülkeleri.
Körfez Arap Birliği olarak şekillenen ülkeler, Suudi Arabistan ile beraber Şii İran’ın duruşundan rahatsızdır.
NATO’daki gelişmeler ve Arap Birliği’nin tavrı Sünni bloğu hazırlamıştır. Türkiye başroldedir.
Oysa İslam dünyası ayrışımı ve savaşı değil, birleştirici adımları beklemektedir.
Türkiye kendine batının biçtiği kılıf ile baş olmamalı; İslam âleminin birliği ve kendi menfaatleri istikametinde adımlar atmalı ve bu yolda baş olmalıdır.