Suriye ve savaş dışında başka bir gündemin konuşulmadığı ülkemizde, henüz çıkmamış savaşın etkileri yaşanmaya başladı bile.Financial Times gazetesi, "Türk lirası, ABD'nin Suriye'ye olası saldırısına ilişkin korkular üzerine Salı günü rekor düzeyde değer kaybetti" diye bu duruma dikkat çekti.Türk lirası, Hindistan, Brezilya, Endonezya ile beraber, dünyanın en hızlı değer kaybeden dört para birimi arasında. Financial Times Merkez Bankası Başkanı Başçı'nın para biriminin düşüşüne ilişkin kaygıları gideremediğine de yer verdi.Başçı'nın tedbir olarak bahsettikleri ise, yıl sonuna kadar faizlerin arttırılmayacağı ve döviz kurları konusunda kaygılı olmadıkları yönündeki temennilerdi.Oysa Türkiye'de döviz girişi ve çıkışının Merkez Bankası'nın elinde olmadığı malum. ABD Merkez Bankası FED faizleri düşürdüğünde döviz girdisi oluyor, FED faizleri yükselttiğinde döviz de kaçıp gidiyor.Açıklanan son rakamlara göre dış borcumuz 660 milyar doları, iç borcumuz da 500 milyar TL'yi aştı.Suriye'den kaçanlara kucak açan ve kamplarda her türlü ihtiyaçlarını karşılayan devletimizin kendi vatandaşının alım gücünün kalmaması da ekonomi için ayrı bir meseledir.Alım gücünü ortaya koyan Tüketici Güven Endeksi, geçen aya göre yüzde 1.6 azaldı. Hane halklarının cebinde pazarda ihtiyacını alacak parayı bulamaması tüketiciyi bitirmektedir.Mevcut rakamlar ve eriyen TL dikkate alındığında, ekonomi sisteminin ezici kapitalizmin kurallarından bir an evvel kurtarılması şarttır.Dışa bağımlılıktan uzak milli politikaların ve tüketimin devreye konacağı Milli Ekonomi Modeli'nin uygulanması tek kurtuluştur.Tüketim eksenli ilk ve tek analiz olan Milli Ekonomi Modeli (MEM), paranın belli ellerde bloke edilmesine engel olarak, gelir dağılımında görülen uçurumu ortadan kaldırır. MEM, pazar problemini halletmek için tüketimin önünü açar.Ülkemiz şartlarında tüketimde güçlendirilmesi gereken kesim toplumun yüzde 90'ı civarındadır.Eğer düzenli olarak bu eksik tüketimi tamamlamak için hane halklarının gelir düzeyini yükseltici bir sosyal devlet modeli devreye konmazsa, dönemsel krizler kaçınılmaz olacaktır.Türkiye batıya ram oldukça yalnızlaşmakta, güç ve prestij kaybetmektedir.Türk lirasının değer kazanması, vatandaşlarının cebinin para görmesi ve karnının doyması kapitalist düzenin terk edilerek Milli Ekonomi Modeli'ne dönülmesi ile mümkün olacaktır.Kapitalizmin sömüren etkilerini fark eden Rusya, 2006'dan bu yana MEM'i kısmen uygulamaktadır.Şubat ayında Rus Parlementosu Duma'da gerçekleştirdiğimiz 5 saatlik MEM oturumunda, Rusya Devlet Başkanı Putin'in danışmanı Prof. Korotkoi, Putin adına yaptığı açıklamada, "Putin, bir devletin kalkınması için sosyal adaleti sağlayacak, adil paylaşımı verecek, sosyal hakları sunacak, harcama yapan kesime tüketim imkanı tanıyacak, halka huzur getiren sistem arayışında. Sayın Putin, MEM bunların hepsini sağladığı için, 'Biz de MEM'i uygulayacağız' diyor" şeklinde konuştu.Yine Duma'da, dünyanın bir numaralı iktisat matematikçisi Prof. Dr. Lebedev, "Modelde meseleleri çözen pek çok kodlar saklı" derken, Liberal Demokrat Parti'nin Akademik Kurul Başkanı Prof. Dr. Lisiçkin, bendenize "Sibirya için de çözümler sunun" teklifinde bulundu.Rusya, bugün ABD karşısında kazandığı güçte MEM'in etkisini gizlememektedir. Ve MEM'i uygulamaktadır.Türk devlet adamları da ekonomik kurtuluş için dışarıdan medet ummak yerine, dünyanın üç büyük ekonomi tezinden biri kabul edilen ve Rusya'nın uyguladığı Milli Ekonomi Modeli'ne dönmelidir.