Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin hakikaten 'yeni bir Türkiye'ye dönüştüğüne şahit olmaktayız. Ancak bu yeni imaj, ne barış yanlısı, ne halkına refah ve huzur temin eden bir yaklaşımda... Yeni Türkiye, maalesef terör örgütlerine yardım eden, adı terörle beraber anılan bir Türkiye? Son olarak ÖSO'nun liderlerinden Cemal Maruf'un Halep'i terk ederek Türkiye'ye kaçtığı haberi basına yansıdı. ÖSO, yani Özgür Suriye Ordusu, halkın oyları ile iktidara taşınmış ve yakın zamanda yapılan seçimlerle yine halkın tercihi olan bir lideri koltuğundan indirmeye çalışanların ordusu, işgalci bir grup... ABD'nin ve Türkiye'nin arkasında olduğu da saklanmamaktadır. Halkının desteği ile Esad ve Suriye 4 yıldır bu işgalcilere karşı mücadele ediyor. Üstelik sadece ÖSO değil IŞİD gibi şimdiye kadar kurulan en büyük finansmana sahip terör ordusu Irak ve Suriye işgaline çalışırken, Esad dimdik ayakta kalmayı başardı. Öyle ki, G20 zirvesinde Esad'ın gitmesi yönündeki sorulara Obama 'Hayır' cevabını verdi. Müslüman Türkiye'nin Suriye'nin bu zaferine sevinmesi gerekirken, Türkiye işgalci liderlerin sığınacağı liman oluyor. Bu kaçış, Erdoğan'ın bir süre önce "Kobani'yi bırakın Halep'e bakın" demesini de izah etmektedir. ABD'nin isteği ile başlayan 'eğit-donat'ın Kobani hadisesinden daha önce uygulamaya konulduğunu bizzat Davutoğlu BBC'ye verdiği mülakatta açıklamıştı. Birleşik Devletler, Türkiye'nin PYD'yi de eğitmesini de talep etmiştir. PKK'nın Suriye kolu PYD'nin eğitilmesiyle Türkiye, 30 yıldır haklı davasını sırf ABD istiyor diye bırakmış olmuyor mu? AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, "ABD, PKK'ya kara gücümüz olun teklifinde bulunmuş olabilir" açıklamasında bulundu. ABD, yakında PKK'yı da "eğit-donat' kapsamına alın derse, sizce yetkililerimiz itiraz edebilirler mi?   Yeni Türkiye gerçekten nereye gidiyor? ÖSO liderinin ardında 14 bin kişinin olduğu yazılmaktadır. Bunların kaçının Türkiye'ye girdiğinden ise kimsenin bilgisi yoktur. Ülkemizin en ücra köylerinde, Trabzon'un yaylarında bile Suriyelilere rastlar olduk. Köprü altında yatanlar, dilenenler, sokaklarda Arapça mendil satmaya uğraşan Suriyeli çocuklar hayatımızın gerçeği haline geldi. Nüfusumuzda 2 milyondan fazla bir artış var? Bizim de dahlimizin bulunduğu bir savaşın faturasını fiili bir işgalle ödüyoruz. Şimdi ÖSO'nun askerleri ile yeni bir göç dalgasıyla karşı karşıyayız. Kilis sınırımız kevgire dönmüş durumda. Suruç, Hatay, Gaziantep gibi sınır illerinde ya da ilçelerinde yer alan hastaneler, Suriye'de savaşırken yaralananlarla dolu.       Adımız terör örgütleriyle anılıyor, rahatsız olmuyoruz; kimliğini, niyetini bilmediğimiz milyonlar ülkemizde cirit atıyor, aldırmıyoruz.Yeni Türkiye gerçekten nereye gidiyor? İran'ın Ankara Büyükelçisi Ali Rıza Bikdeli, "İran'ın Suriye'ye yakınlaşmasının Şii-Sünni karşıtlığıyla alakası yok. Suriye'deki durum İran'ın da, Türkiye'nin de birliğini tehdit etmektedir" dedi. İran, Müslüman dünyaya karşı bitmeyen Haçlı savaşının farkında...  Türk yetkililer, Şii-Sünni ayrımını söylemlerinde kendileri dahi bırakmamışken, Sünni dünyanın başı Türkiye Batı'nın Şii-Sünni tefrikasını görebilir mi dersiniz?