info@profdrhaydarbasenstitusu.org

Halimizden şikayet ediyorsak
05/09/2012 Köşe Yazısı 105
Çeşitli açılardan ülkemizdeki gidişatı değerlendirecek olursak, terör gündemi ile sarsılmış, ekonomisi iflas etmiş, iç ve dış borç rakamları cumhuriyet tarihinin en üst noktasına dayanmış, açlık ve yoksullukla boğuşan vatandaşına çare olamayan bir acziyet içindeyiz.
Atatürk'ün gençliğe hitabesinde çizdiği "o günün" şartlarını, Kurtuluş Savaşı'nı yapmamıza neden olan ortamın aynısını yaşıyoruz.
Belki cebir yok, ancak hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersaneleri dış mihraklarca kullanılan bir haldeyiz.
Bilfiil işgalin hazırlıkları yapılmaktadır.
İstiklal ve cumhuriyetimize kast edecek olanlar bugün de tıpkı o gün gibi, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessililer…
Olumsuzlukların benzeştiği bu tabloda, çare de tarihtekinin aynısı: Türk istiklal ve cumhuriyetini korumak…
Yeni anayasada, istiklal ve cumhuriyet hakkında farklı düşünceleri olanlara bu "tek çareyi" hatırlatırız.
1927 senesinde kaleme alınan yukarıdaki tabloda milletin hali de belirtilmişti: Millet fakr-u zaruret içinde idi.
Milletin hali bugün de farklı değil. 
Son olarak Mersin'de şeftali üreticileri mahsulün para etmediğinden yakınarak ürünlerini yollarla döktüler.
Bildik manzaralar ile şeftalinin hiç para etmediğinden yakındılar.
Çiftçi bitmiş, memur bitmiş, esnaf bitmiş…
Ancak her kesimin şikâyet ettiği AKP son seçimlerde yüzde 50'nin üzerinde oy ile iktidara taşındı.
Yani her iki kişiden birisi AKP'ye oy verdi.
Öyleyse kimsenin Ak Partiden veya icraatlarından şikâyete hakkı yoktur.
Çayın ottan daha ucuz olduğunu söyleyenler, mahsulünü sokaklara, denize dökenler, kış günü havuzlara girerek protesto gösterilerinde bulunanlar, şehit cenazelerinin başında ağlayanlar bizce gerçeği yansıtmamaktadır.
Gerçek, sandıktan çıkandır ve ne yazık ki bu kadere kendileri razı gelmektedir.
En son seçim döneminde yaptığımız miting konuşmalarında, eğer bu partiyi bir kez daha iktidara taşırsanız, evlatlarınız tabutlarla evlerinize gelecek ikazını defalarca
yapmıştık.
O Tarihlerde bize inanmayanlar, her gün al bayrağa sarılı tabutları taşımaktadır.
Çözüm, istiklal ve cumhuriyeti korumak için bir bilek, bir yürek olmaktadır.
Çözüm, ülkeye bu acı tabloyu yaşatanları bir kenara bırakarak gerçek çözümü sunabilecekleri iktidara taşımaktadır.
Editörün Seçtikleri