info@profdrhaydarbasenstitusu.org

Filistin'in sessiz çığlığı
23/07/2014 Köşe Yazısı 103
16. gününü tamamlayan İsrail katliamı dünyanın tepkisiz hali karşısında tüm vahşetiyle sürüyor. 2009'da gerçekleştirdikleri Gazze saldırılarında pudra bombası kullanan ve hiçbir yaptırımla karşılaşmayan Yahudi devleti, bugün Gazze'yi yine aynı bomba ile vuruyor. İnsan vücudunu eriterek öldüren bomba yüzlerce masumun canını aldı. Filistinlilerin sessiz çığlıklarını ise duyan yok? Artık BM'den gelen saldırıyı durdurun mesajları bir mana ifade etmemektedir. Müslüman dünya, İslam kardeşliğini yitirmiştir. Petrol zengini Arap-İslam devletlerinin ABD'nin arka bahçesi olduğu düşünüldüğünde, çıkar ilişkisi "Müslümanlar ancak kardeştir" mealindeki ayeti kerimeyi çoktan unutturdu. Cenab-ı Hakk'ın cilvesi, Müslüman Filistinliye sahip çıkmak İslam coğrafyası dışındaki bir ülkeye nasip oluyor. Venezüella Devlet Başkanı Maduro, Arap liderlerine ve halklarına şöyle hitap ediyor: "Ne zamana kadar katliama sessiz kalacaksınız? Filistinli kardeşlerinizin katliamını izlemeye devam mı edeceksiniz? Arap halkları ne zaman uyanacak? Ve Arap liderleri? Ne zaman uyanıp Filistin halkının sesine ses vereceksiniz?" Filistin halkı bugün İsrail'in yayılmacı siyasetinin önünde engel görüldüğü için katliama tabi tutuluyor. İşlenen insanlık suçu karşısında Venezüella, İsrail Büyükelçisini sınır dışı etti, Şili ise İsrail ile bütün ticari ilişkilerini kestiğini duyurdu. Biz de yetkililerimize seslenelim: Mübarek Ramazan ayında özellikle iftar ve sahur saatlerinde atılan bombalardan hiç mi vicdanınız sızlamıyor?  Malatya Kürecik'te kurulan füze kalkanının kumandasını ABD'nin ve NATO'nun kontrolüne siz verdiniz; İsrail ile Erbakan döneminde yapılan ticaret ve askeri konulardaki anlaşmaları halen siz devam ettiriyorsunuz; buna göre İsrailli pilotlar Konya'da eğitim alıyorlar. Bu tabloya Barzani'nin petrolünün sizin izninizle limanlarımızdan geçirilerek İsrail'e satıldığı iddialarını da eklerseniz, bugün "Filistin'in yanındayız" çıkışınız sizce bir mana ifade etmekte midir? Din farkı gözetmeksizin insanlık suçuna karşı isyan eden devlet adamları kadar olamıyor ve Müslüman dünyaya el tutmuyorsunuz! Ayet-i kerimede "Müminler, müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinmesin. Kim bunu yaparsa, artık onun Allah ile hiçbir bağı yoktur" (Âl-i İmran Suresi, 3/28) buyrulur. Şüphesiz bu ikaz Müslüman kardeşini bırakıp da Hıristiyan ve Yahudi ile işbirliği yapanlar hakkındadır!