info@profdrhaydarbasenstitusu.org

Temiz kimlik sahibi olmak
24/12/2013 Köşe Yazısı 108
Türkiye'nin tanık olduğu en büyük rüşvet iddiaları karşısında adları karışan bakanlar istifaya hazır olduklarını söyleyip duruyorlar.Samimi iseler olayın patlak verdiği ilk anda istifa etmelilerdi.Operasyon ile eş zamanlı bir süreçte Uruguay Ekonomi Bakanı, hakkındaki rüşvet iddiaları karşısında hemen istifa etmiştir.Ülkemizin bu konuda maalesef sicili kara...Başka ülkelerde bu tür hadiselere adı karışanların derhal istifa mekanizmasını kullandıklarının örneklerine rastlasak da Türk siyasilerin koltuğu vaktinden önce iradeleri ile bıraktığı pek görülmemiştir.Bu zihniyet karşısında, Atatürk'ün devlet adamlığını hatırlatma gereği duyuyoruz.Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusu Atatürk, 1927 senesinde gerçekleşen CHP'nin ikinci büyük kurultayında Nutuk'u okumuştur. Kurtuluş Savaşı'nın  Komutanı, konuşmasına, "?yıllardır süren eylemlerimizin ve yaptıklarımızın ulusumuza hesabını vermenin, görevim olduğu kanısındayım" cümleleri ile başlamıştır.Atatürk, 6 günde okuduğu uzun metninde, 'Büyük Taarruz'un anlatıldığı bölümü tamamlayınca, "Kurtuluş Savaşı sırasında kendisine verilen paranın nasıl harcandığını anlatmış ve artan paranın iade edildiğini söylemiştir.İkamet ettiği Çankaya'daki evini, Bursa, Trabzon, Erzurum, Antalya, Konya ve İzmir'de hediye edilen evlerini de partiye bağışlamıştır.Kurtuluşa ve kuruluşa giden büyük maratonu anlatan 506 sayfalık eser, Gençliğe Hitabe ile sonlanır."Ey Türk gençliği birinci vazifen Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur" diyen Atatürk, Türk gençliğinin birinci ve temel vazifesini belirtmiştir.Türk istiklalini ve Türk cumhuriyetini korumak.Nutuk'un son cümleleri ise, "ne mutlu türküm diyene" olmuştur ve orada bulunanlar, Atatürk'ün bu cümleyi ifade ederken gözlerinden akan yaşlara şahittir. Olması gereken devlet adamlığı kimliği, Mustafa Kemal'in şahsında ortaya konmuştur. Millet adına yapılanın hesabı, millet tarafından sorulmadan verilmelidir.Buna göre, şaibeler karşısında dünya siyasetinin uyguladığı gibi yargılama talebi bizzat şahsına suç isnat edilen kişiden gelmelidir.Siyasiler böyle bir iddia karşısında sade bir vatandaş olarak yargılanmayı talep etmeli, hâkim huzuruna çıkarak temizlenmelidir.Bunun yanında Türk siyasi kimliğinde olması gereken, Atatürk'ün altını çizdiği, Türk istiklal ve Türk cumhuriyetini korumak sorumluluğu ve Türk olmakla gurur duymaktır.
Editörün Seçtikleri