info@profdrhaydarbasenstitusu.org

Şark Projesi’ni unutmayalım
31/01/2013 Köşe Yazısı 91
Çarşamba gününe ait Yeni Mesaj gazetesinin ilk sayfasından iki haber, “Suriye den Türkiye’ye gelen sığınmacı sayısı 163 bine yaklaştı. Ve Türkiye’de 40 a yakın NATO üssü var.”
Basında çıkan haberlerde, ABD’nin Libya işgali sonrasında bu ülkede bulunan ağır silahları Türkiye üzerinden  Suriye’ye aktardığı yönündeki haberlerin yalanlanmadığı belirtildi.
Atatürk’ün şu sözlerine dikkat ediniz:
“Artık durumu düzeltmiş olmak için mutlaka Avrupa’dan öğüt almak, bütün işleri Avrupa’nın emellerine göre yürütmek, bütün dersleri Avrupa’dan almak gibi bir takım düşünceler belirdi. Oysa ki hangi bağımsızlık vardır ki, yabancıların öğütleri ile yabancıların planları ile yükselebilsin?”
Türkiye, AB ve ABD yanlısı politikaları uyguladığı dönemde, maalesef Mustafa Kemal’in tam bağımsızlık ve ulusal egemenlik üzerine kurulu fikriyatını yitirmeye başlamıştır.
Bugün Türkiye Cumhuriyeti devleti, ana diline ilaveler yapılabilmesinden, üst kimlik olarak belirtilen Türk kimliğinden taviz verilebileceğinden bahsetmektedir.
Ancak ulus devlet anlayışı, vatan toprağı kadar kutsaldır ve birlik için zorunludur.
Türkiye Cumhuriyeti devleti üniter devlet anlayışı, tam bağımsızlık ve millet egemenliği ile var olmuştur.
Yıllar evvelinden yapılan ikaz ise çok açıktır.
Hiçbir bağımsızlık yabancıların planları ile devam edemez.
Suriyeli sığınmacıları, ABD  istediği ile kabul etmeye başlayan Türkiye için bu sığınmacılar ciddi bir probleme dönüşmüştür.
NATO’dan talep edilen patriotlar, yüzlerce yabancı askerin Türkiye’de ikametine zemin hazırlamıştır.
Türk dış siyaseti bu icraatları ile neyi hedeflemektedir?
Halen Esad’ın gitmesinden bahsedenler, Esad’ın arkasındaki halk desteği sebebiyle ona dokunamamaktadır.     Ancak Türkiye’yi istemediği bir savaşa adım adım taşımak, ülkemizde vatandaşlarımızın her gün tepkisini çekmiyor.
Kurtuluş Savaşı’na girildiğinde, Fransızlar Antep ve Maraş’ı , İtalyanlar Adana ve Antalya çevresini, Yunanlılar İzmir’e kadar Ege’yi, İngilizler İstanbul’u işgal etmişlerdi.
Bu süreç kendi rızamızla ve hukuki bir meşruluk içinde bugün de yaşanmaktadır.
Yüzyılarca Şark Projesi’ni gaye edinen batının içimizde bu kadar üs ve askeri ile olmasının kaç tane istiklal savaşına sebep olacağını acaba düşünebiliyor musunuz?
İktidar ve muhalefet  bu konuda gaflette, millet ise henüz ayıkmış değildir.