Rahmete, merhamete ve affa vesile Üç Aylara eriştik.
Cenab-ı Hakk (cc) hayırlara vesile olmasını tüm ümmeti Muhammed e nasip eylesin.
“Malik b. Enes’den naklen, Humeyd Tavil Resulullah (sav) Efendimizin şöyle buyurduğunu anlattı: “Recep Allah’ın ayıdır; Şaban benim ayımdır; Ramazan ise ümmetimin ayıdır.”
Resulullah (sav) efendimize soruldu: “Ya Resulullah (sav), Recep ayı için Allah’ın ayı diye anlatmanızın sebebi nedir?”
Hz. Peygamber (sav), “Çünkü bu ayda özellikle mağfiret boldur. Bu ayda halkın kan dökmesine mani vardır. Bu ayda, Allah-ü Teala peygamberlerinin tevbelerini kabul buyurmuştur. Allah-ü Teala bu ayda, peygamberlerini düşmandan korumuştur” diye buyurdu.
Evet, Recep ayı mağfirete, tövbelerin kabulüne vesiledir.
Bunların yanında mübarek Recep ayı, kan dökülmesinin yasaklandığı bir aydır.
Bombalama eylemleri ile sarsılan Türk milletine, yanı başımızda gözyaşının ve kanın dinmediği Suriye’deki ve Filistin’deki Müslüman kardeşlerimize de bu ayın huzur ve barış getirmesini Allah’tan niyaz ediyoruz.
Ve bu kutsal iklimde akan kanın müsebbibi olanlara bir kez daha hatırlatıyoruz: “Müslüman Müslüman’ın kardeşidir, kanı birbirine haramdır” kutsi hadisini dikkate almadan, Hz. Peygamber’in ümmeti olunamaz.
Yine müsteşrik mantığın hilelerine kanarak da O’nun ümmeti olamayız.
Sevilmişlik ve seçilmişliği reddedenlerin dediklerine kulaklarımızı tıkamalıyız.
Bugün Hz. Peygamber’i, hâşâ bir postacı gibi gösterip, devreden çıkarmaya çalışanlar, İslam tarihinden de Ehl-i Beyt’i söküp atmışlardır.
Ancak bizler biliyoruz ve inanıyoruz ki, Resulullah sevilmiş, seçilmiş ve nübüvvet nurunu taşıyarak alemlere rahmet kılınmıştır. O’nun Ehl-i Beyt’i de İslam’ın özüdür.
Biz, samimi müminlere düşen, Hz. Peygamber’in ümmeti olarak yakışan, O’na ve Ehl-i Beyt’ine olan sevgi ve muhabbetimizi muhafaza etmektir. Üç aylar, mübarek gecelerinde kandiller ile dolu... Ve müsteşrik mantık bu kutsal gün ve geceleri yok saymak için yüzyıllardır propaganda yapmakta…
İslam birliğini ve temel dinamiklerini bozmak isteyenlere karşı, Üç Aylar hesap verme şuurunun kazandıracağı disiplin ile namaz, oruç, ibadet ve taat ile geçer dileğindeyiz…