Mutabakatın sırları
İstanbul'daki mutabakatın iki devlet ve iki millet için de çok faydalı olacağı inancındayız. Yıllardan beri birbirine kötü gösterilen toplumların gelenekleri, inançları ayrı olabilir. Ama istenirse birbirinin noksanlarını tamamlayabilirler, ortak paydalarda buluşulabilir. Bir İngiliz gibi katı değil Ruslar? İngiliz'in inancı ve yaşam tarzı ideolojiktir. Siz bir Rus bilim adamına, siyaset adamına, halkına rahatlıkla oturup İslam'ı tebliğ edebilirsiniz, hiç de bir sakıncası yoktur. Dinlemekten de hoşlanırlar ve de zevk alırlar. Bunun sonucunda çoğudefa İslam'ı seçenleri de görürsünüz ama bütün bunlar mesela İngiltere'de olduğu gibi bir kavga zemininde gerçekleşmez. Yitiğini arayıp da bulan bir insanın psikolojisindedir konuşmanız. O da mutludur, sen de mutlusun. O seni, sen de onu anladığınız için her ikinizin arasında da ciddi bir barış vardır. Benim Rusya'daki dostlarım böyledir. İnsan haklarına son derece saygılı ve de her işi adalet zemininde görmek isteyen bir yapıları var. Kısaca Rus halkının aradığı İslam'dır, Müslümanlıktır çünkü bir insanın adil olabilmesi, faydalı olabilmesi, elinden ve de dilinden başkalarının fayda görebilmesi bu yüce inancın kurallarındandır. O dünyada hizmet ederken ideolojik saplantılarla kendi ideolojisine insan toplama görülmez; ülkesinde inançla yaşayabilecek ortamı hazırlar Ruslar size? Türkiye'de bile inancını her yerde yaşama zorluğu çeken insanlar hürriyetleri için özgür yerler aramaktalar. Ama Rusya böyle değil. Her türlü inancı yaşayabileceğin boyutta farklı insanların oluşturduğu cemaatler, cemiyetler vardır. Peki, doğru olan bu değil midir? "Rusya'nın geçmişi böyle miydi?" şeklindeki sorularla oluşturulmaya çalışılan Peygamberani havayı ve ortamı yok etme durumunda olan cahiller mevcut. Senin derdin bir insanı Allah'a taşımak ve O'na kul yapmak mı yoksa kendi çıkarlarını elde edebilmek için diyaloglar geliştirmek mi? Eğer Allah'a taşımak ve kul yapmaksa 'maksat hasıl oldu' demektir. Bilimde, teknikte, sanayide, madencilikte, ormancılıkta, tarımda elbette ki bu iki toplumun birbirinden alacakları ve birbirine verecekleri vardır. Bu iletişimin sağlandığı gün çok uzaklara gidip pazar aramaya gerek kalmaz, ekonomik hayatımızın kaynaklarını oluşturacak imkânlar da ortaya çıkacaktır. Mesela, ihracatı halen 150 milyar dolar olan Türkiye'nin Rusya ile ikili münasebetler temin edildikten sonra sadece Rusya'ya ihracat potansiyeli 2-3 trilyon dolar civarına yükselecektir. Hatta attığını kullanan siyasiler için bu 10 trilyon dolar civarında da olabilir. Avrupa'da ve ABD'de 25-30 senede elde edeceğiniz geliri, bu dünyada huzur ve barış içinde bir senede elde edebilirsiniz. Bütün bunlar, birbirini inkârla değil, bilakis birbirini kabul etmek, birbirine destek olmak ve herkesin iyi tarafını görmekle hayata geçecektir. Bendeniz Azerbeycan Bakü Devlet Üniversitesi'nde 14 yıl öğretim üyeliği yaptım. Orada kalmamın amacı herhangi bir ticari menfaat elde etmek, gelir kapısı oluşturmak değildi. Petrol, doğalgaz ticareti de dahil olmak üzere pamuk, zeytin gibi sahalarda çok ciddi ticaret teklifleri aldım. Ben buradaki hizmetim gönül olarak bir sapmaya uğrarsa devam edemez endişesiyle, bütün bu gelir kapılarını gönlümde kapadım. Bürokrasi de, siyasette, üniversite de halkın arasında herkesin sevdiği, seçme ihtiyacı hissettiği bir arkadaş oldum. Orada gerekli hizmetimi tamamladıktan sonra, yıllarca asistanlığımı yapan Harun Kayacı beye üniversitedeki görevimi devrederek ülkeme döndüm. Benden sonra, ülkemizdeki paralel yapılanmanın failleri oradaki arkadaşlarımızı kıskanarak iftiralarla hizmet ortamımızı dağıtmaya çalıştılar. Evinde iftar ettiğim, defalarca çay sohbetinde bulunduğum delikanlıyı para ile satın alarak, Harun kardeşimin karşısına çıkardılar. Maksat yapılan hizmeti bitirmekti? Ama biz hiçbir menfaat duygusu taşımadan, hizmetlerimizi yaptığımız için Azeri halkın arasında, üniversitede, bürokraside halen varız. Var olmaya devam ediyoruz. Bizimle uğraşanlarsa bir saman aleviyle oradan süpürülüp gittiler. Kısaca demek isterim ki, Rusya'da eğer biz Türk geleneklerine göre hizmet etmek istiyorsak ve de dostluklarımızı pekiştirip, 'komşularımız tehdit unsuru olmasın kardeş olsun' diyorsak menfaat çatışmalarından uzak, barış dolu gönüllerle bu dünyanın denizlerine yelkenlerimizi açmamız lazım. Bizim yaptığımız da budur. Onun için bu mutabakat gibi gelişmeler ferdi vahid insanların başarmasına asla imkân olmayan olaylardır. Bu işleri de Prof. Dr. Lisiçkin'in dediği gibi ancak peygamberler yapar. Bizim böyle bir iddiamız yok, hâşâ olması da mümkün değil. Topal karınca misali iki ülke insanının barışında, kardeşliğinde yürümeye devam edeceğiz? Milli Ekonomi Modeli de aynı takdiri almış bir çalışmamızdır. Ekonomi modelimizin Rusya'da uygulanarak Rusya'yı dünyanın zirvesine taşıması, insanına mutluluk getirmesi bizim de görmek istediğimiz bir sonuçtur.
Editörün Seçtikleri