info@profdrhaydarbasenstitusu.org

Himmete muhtaç olan…
07/12/2012 Köşe Yazısı 122
Yazılarımızda dönem dönem ana muhalefetten bahsederek aslında Ak Parti hükümetinden farkı olmadığını, hatta medya önünde eleştirdikleri görüşleri bilerek veya bilmeyerek desteklediklerini ifade ediyoruz.
Sayın Kılıçdaroğlu’nun Ankara Siteler’de bulunan mobilyacıları ve esnafı ziyareti de bu manada bir faaliyet oldu.
Ana muhalefet olmasına rağmen terör, Suriye, savaş ve parçalanma senaryoları arasında gelişen gündemle ilgili hiçbir somut projesi ve çözümü bulunmayan ama her konuda fikir beyan eden Sayın Kılıçdaroğlu, Siteler ziyaretinde de bol bol olması gerekeni anlattı.
Üstelik yeni bir siyaset anlayışına, yeni bir iklime ihtiyacımız var derken, tek bir sağlam proje ortaya koyamadan…
Sigorta primlerini ödeyerek emekli olan esnafın tekrar çalışmaya başlayınca maaşlarından yapılan kesintiyi eleştiren, herkesin işi, aşı olmalı diyen, ödenen vergilerin nereye gittiğinin hesabını sorun diye çıkışlarda bulunan Sayın Kılıçdaroğlu, eleştirileri arasında dahi esnafa yeni bir şey diyememiştir.
Bankalar kapitalizmin temelidir. Bunu eleştiren Sayın Kılıçdaroğlu, bankacılık üzerine kurulu ekonomi anlayışını ve borcu borçla kapatma üzerine kurgulanmış Türk maliyesini nasıl düzeltmeyi planlamaktadır?
Kapitalist sistemin liberal anlayışını, partisinin ekonomi görüşü olarak belirten CHP’nin halkı çarkları arasında ezen kapitalizmin kurallarını bu mantıkla değiştirebilmesine imkân yoktur.
Milliyetçilikten bahseden Kılıçdaroğlu’na IMF, Dünya Bankası ile şekillenen ekonomilerin esir ekonomisi olduğunu hatırlatırız.
Ve yine gerçek milliyetçiliğin tam bağımsızlık ile olabileceğini ve bunun ne AB, ne ABD’ye ram olmakla gerçekleşemeyeceğini ifade ederiz.
AB ve ABD ile birlikte olanlara milli politikaları hayata geçirebilme imkânı verilmez.
Sosyal devlet halkına aldığından fazlasını verebilen bir düzendir. Esnafa sosyal devletten bahseden CHP Lideri sorarız, hangi kaynak ile toplanan vergilerden fazlasını hizmet olarak halka götürebilecektir?
Maalesef, Siteler esnafına yapılan bu ziyaret, çözümden uzak bir hal hatır ziyaretinin ötesine geçememiştir.
Kılıçdaroğlu’nun, ucundan kıyısından bahsederek eleştirdiği kapitalist düzen, seçim dönemlerinde bize ait projeleri halka kendilerininmiş gibi beyan etmekle değiştirilemez.
Bizim kapitalizmi veya ekonomi yanlışlarını eleştirme hakkımız, bunların çözümlerini kaynakları ile ortaya koymamızdandır.
Zira, tezimiz olan Milli Ekonomi Modeli bir bütündür ve tamamı hayata geçirilmeden kalıcı çözüm vermez.
Bu manada, CHP cephesinde eleştirilenler ile icraata geçirilenler birbirinden farklı olmaktadır.
Burada kaybeden milletimizdir.
Çözümü ve projesi olana seçim meydanlarında el çırpan ama sandıkta sırtını dönen millet, bugün geldiği açlık sınırının altında kalan geçim şartlarını, kapanan kepenkleri, işsizliği ve yoksulluğu kendi tercih etmiştir.
Düşünüyorum da, Kılıçdaroğlu AKP yerine iktidar olsa idi, bugünden farklı ne icraatı olabilirdi?
Bu açlığı, kıtlığı ve yokluğu aşma iradesi de milletin elindedir.
Millet üzerine düşeni yapsın, bu musibetlerden hep birlikte kurtulalım.