Bu birliktelik kimin talimatının sonucu?
Gittiğimiz her yerde Alevi canlar ile beraber oluyoruz. Üç yılı aşan çalışmalarımız, zaten itikatta bir olan iki dünyayı, Alevi ve Sünni kardeşlerimizi bir etti. Benim İmam Ali'ye karşı bağlılığım herhangi birinin tavsiyesi ile olmamıştır. Çocukluk yaşımdan itibaren aldığım aile terbiyem ve İmam Ali'ye ve Hz. Fatıma'ya karşı olan hasret derecesindeki sevgim bu günkü noktaya beni taşımıştır.Allah şefaatlerinden ayırmasın.İmam Ali velayetin başıdır. Bu sebeple şahı velayet ünvanı ile anılmaktadır.O, gerek Peygamber döneminde, gerekse kıyamete kadar gelmiş geçmiş bütün velilerin başı, önderi ve lideridir.Kendisi, Hz. Ebubekir, Hz. Ömer ve Hz. Osman efendilerimizin önünde imamdır. Bu da Cenab-ı Peygamber Efendimizin Gadr-i Hum'daki beyanıyla ortadadır."Ali b. Ebu Talib, benim kardeşimdir, vasimdir, halifemdir. Benden sonraki halifemdir." "Allah Resulü'nün halifesi O'dur. Müminlerin emiri O'dur. Allah tarafından tayin edilen hidayet imamı O'dur.""Ey insanlar bu Ali'dir. O benim kardeşimdir. Vasim, ilmimi toplayan ve ümmetim arasında iman eden kimseler üzerindeki halifemdir."Bu ve bunun gibi hadisler, İmam Ali'nin sahabenin doruk noktadaki ismi ve peygamberden sonra gelen insan olduğunun ispatıdır.Gadr-i Hum günü ilan edilen bu hadisler, 220 Ehlisünnet âliminin eserlerinde yer almıştır.Bazı insanlar maalesef bu konuları ortaya koyarak tartışmak istemektedirler.Bu yol çok yanlış ve batıl bir yoldur. Zira hakkında ayet ve hadis olan bir konuda bir insanın bu gerçeğe muhalif bir görüş beyan etmesi veya içtihatta bulunması asla mümkün değildir. Ve bu batıldır.Sünnilik adı altında maalesef günümüze kadar işlenen batıl da bu olmuştur.Gerçekler böyle iken, İmam Ali'nin gerek velayetini, gerekse babasını inkâr eden Fetullah Bey'le girişilen cami-cemevi açılması projesinin gerekliliğini ve İzzettin Bey'in yaptıklarının ne manaya geldiğini Alevi kardeşlerimin takdirine terk ediyorum.Çünkü Sayın Fetullah Bey, katledilen on binlerce Alevi'nin uğradıkları haksızlığa karşılık, bir tek cümle ile onlara sahip çıkmamıştır.Mesela Suriye'de katledilen Alevilerin, Şiilerin masumiyeti hakkında bir tek beyanda bulunmuş mudur?Alevi vatandaşlarımızın kapıları işaretlenirken, bu eylemleri gerçekleştirenlerin yanlışlığını dile getirmiş midir?Kendisi, cemevlerinin ibadethane sayılması konusundaki Alevi kardeşlerimizin girişimlerinin karşı tarafında yer almıştır ve Aleviliğe karşı çıkmıştır.Sen Aleviliğin hak olduğuna inanmayacaksın, sonra bunları dert edinir görüneceksin?Bu davanın arkasında durmak tiyatro değil, bir iman kavgasıdır.Yüzlerce Alevi dedesi ile beraber biz bu iman ve esas üzerinde beraber olduk; el ele, bir bilek, bir yürek çalışmalara devam ediyoruz.Benim kuşkum şu ki, bugüne kadar Alevi dünyasına günahı kadar yer vermeyen insanlar, acaba bu muhabbeti, bu sevgiyi görerek bunu ortadan kaldırmak için ve birilerinin talimatı ile mi bu işe soyundular?Yani birliktelik olmasın, Şii-Sünni; Alevi-Caferi sakın ha kardeş olmasın diye midir bu endişe?Gaflet içinde olanlar elbette ki bu oyuna alet olabilirler. Ancak, Ehl-i Beyt merkezli bir birliktelik olmadıktan sonra binaların açılması bir mana ifade etmeyecektir ve Alevi kardeşlerimiz arasında samimi bulunmayacaktır.Sayın İzzettin Bey'in geldiği noktayı ise, Alevi kardeşlerimin takdirlerine bırakıyorum.
Editörün Seçtikleri