info@profdrhaydarbasenstitusu.org

Balyoz kararı
23/09/2012 Köşe Yazısı 104
Bir buçuk yıl süren duruşma aşamasından sonra Balyoz Davası hakkında verilen karar açıklandı.
Uluslararası haber ajanslarının acil anonsları ile aynı anda dünya ile paylaştıkları kararlar görünen o ki Türkiye için önemli olduğu kadar dünya genelinde de yakından takip edilmekte idi.
Yeniden şekillenen dünya dengelerinde Türkiye’nin ayrı bir konumu olduğu bilinmektedir.
Türkiye, İslam aleminde Sünni dünyanın temsilcisi olarak kabul görmüştür. Ancak yüzünü batıya dönen ve ilişkilerini Batı ile güçlendiren Türkiye, demokratik ortak veya model ülke olarak Batı ile İslam alemi arasındaki köprü haline getirilmiştir.
Gelişmeler Türkiye’yi ne doğulu, ne de tam bir batılı diyemeyeceğimiz bir noktaya taşımıştır.
Siyasi kararlar, bilerek veya bilmeyerek Batının stratejilerine göre şekillenmektedir.
Son tahlilde, Batıya ram olan devletlerin veya liderlerin akıbeti herkesçe malumdur.
Terör meselesinin Kürt sorunu haline getirilmesine sevinenler, yapılan anketlerde Türk ve Kürt kardeşlerimizin yüzde 90’lar oranında çıkan bir arada yaşama iradesini iyi görmelidir.
Balyoz kararları da tıpkı terör sorunu ve Kürt meselesi gibi okunmalıdır.
Türk milletinin ve devletinin güvencesi asker kanadı, sağ ve sol görüşlü aydınlar ile beraber bir şekilde, aynı düşünceyi paylaşan bir irade gibi görülmeye başlamıştır. Karardan sonra yapılan açıklamalar ülkemize yıllarca hizmet yapmış kişileri, “ülkem için her şeye katlanırım” noktasına taşımıştır.
Oysa asker - sivil, Türk - Kürt zaten birdir. Tamamı vatan sağ olsun demektedir.
Bilmeden atılan adımlar, hassas günlerden geçen Türkiye Cumhuriyeti devletinde var olan birliği, beraberliği tehlikeye atabilir.
Yeni gelişmelerin ise bize değil, okyanus ötesine yarayacağı hatırdan çıkarılmamalıdır. Asker kanadı ile hükümeti karşı imiş gibi gösterenler iyi bilmelidir ki, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, ancak bu kurumların tamamı ile varlığını devam ettirebilir. Öyleyse burada vazife hükümete düşmektedir. Bu süreçte Türkiye, dengeli ve kaosa engel olacak birlik içinde hareket etmeye mecburdur.