Komşular ile “sıfır” sorun politikası diyerek yola çıkan Türkiye, “sıfır” sorun derken herhalde sıfır ilişkiyi kastetmiş olmalıdır.
İran ile ipleri attık, Suriye’ye müdahale için verdiğimiz süre doldu.
Suriye ile aramızda ABD için, İsrail yararına “tampon bölge” oluşturmaktan bahsediyoruz.
Tampon bölge birbirine düşman iki devlet arasındaki sınırda oluşturulur. Bu bölgede iki tarafın askerleri değil, uluslararası güçler barışı temin etmek için yer alırlar.
Türkiye’nin bir bölümünü içine alacak, böyle bir ara bölgeyi kabul etmesiyle artık o bölgede Türk askeri istediği gibi hareket imkânı bulamayacaktır.
Tampon bölge Türkiye’nin Güneydoğu’su, Suriye topraklarının bir kısmı ve hatta Irak’ın belli yerlerini de içine alarak oluşturulursa bu gündem edilen federatif yapılanmanın ilk adımları demektir.
Maksadın hâsıl olması ile Türkiye’den koparılan toprak parçası bizim değil, Arz-ı Mevud hayalleri ile Türkiye’nin de içinde bulunduğu toprakları kendisine “vaad edilmiş”  kabul eden İsrail’in işine yarayacaktır.
Bu çerçevede, yeni oluşturulmuş federatif bir yapının kolayca İsrail’in topraklarına katılması da muhtemel bir gelişmedir.
ABD, BOP istikametinde 22 İslam devletinin sınırlarını ve kimyasını değiştirmeyi hedeflerken aslında İsrail’in menfaatlerini de unutmamıştır.
Yayılmacı İsrail politikalarının hayata geçmesine de destek vermektedir.
Suriye ile savaş sinyallerinin verildiği bugünlerde yaşanacak vahim gelişmeler bilerek veya bilmeyerek büyük Kürdistan’a ve büyük İsrail’e hizmettir.  
Gelişmelerden sonra Türkiye’nin bir kenarda rahat bırakılacağını da kimse düşünmemelidir.
Suriye’yi savaşın ve parçalanmanın eşiğine getiren Türkiye için, İran sınavı da kapıdadır.
Birleşik Devletler, Türkiye’yi bir yandan Suriye’ye karşı bir kalkan yaparken, diğer yandan da bölgenin dev ülkesi İran’a parçalatmanın hesabındadır.
Ancak Türk halkı, İran ile bir savaşa girmeyi asla istemeyecektir. Çünkü olası bir İran savaşı Türkiye’nin sonu demektir.
Bu arada Ortadoğu coğrafyasında İslam âlemi karışırken Lübnan’ın ve Hizbullah’ın boş durması beklenemez.
Mevcut düzende barış içinde yaşayan İslam dünyasını karıştırmaya kimsenin hakkı yoktur.
Nebevi kaynaklara göre İsrail, bölgede asla amacına ulaşamayacaktır. Onunla beraber hareket edenler de hüsrana uğrayacaklardır.
Arap Baharı ABD’nin olduğu kadar İsrail’in de işine gelmektedir. Ve biz istesek de istemesek de İsrail’in yanında yer alıyoruz.
Burada Türkiye’nin tek güvencesi, Sayın Başbakanımızın sağduyusudur. İsrail’in oyununa kesinlikle gelmeyecektir.