Özgecan
20 yaşında gencecik bir evladımız Özgecan... Çantasında biber gazı taşıyacak kadar kendini savunmasız hissettiği toplumumuzda, bir minibüs şoförünün darbeleri ile can verdi. Vücudu 3 kişi tarafından yakıldı?Cenab-ı Hak ona rahmet etsin, ailesine de sabırlar versin. Herkes kan donduran bu vahşet karşısında tepkisini dile getiriyor.Elbette kadın ne nefsi ihtirasları tatmin edecek bir obje, ne de istismar aracıdır.Bunlar doğru. Kadına şiddetin kınandığı yürüyüşler gerçekleştirildi.Hepsi toplumumuzun acı gerçeği?Ancak 21. yüzyıl Türkiye'sinde kadına şiddeti veya tecavüzü değil; kokuşmuş insanı eleştirmeliyiz. Daha doğrusu, çürümüş, bitmiş halimizi düzeltmeye çalışmalıyız.Merkezinde Allah korkusunun, hesap şuurunun olmadığı bir dünya haline geldi yaşadığımız yer ve asıl derdimiz de bundan sonra başlıyor.Batılılaşma esasen İslam'ın çizdiği yaşam ölçülerimizi yok etti, bu hale geldik. Allah korkusunun ve hesap derdinin olacağı bir eğitim anlayışının kazandırılamadığı bireylerden oluşan bir toplumda, siz nefislerdeki bu koca kara deliği başka hiçbir şeyle kapatamazsınız.Çocukluktan bireyliğe geçiş döneminde daha da derinleşen bu boşluk kişileri ne yaptığını bilmez bir halde nefsinin heva ve heveslerine göre hayvandan da daha aşağı bir merhaleye sürükler. En temel eğitimin bu olması gerekirken, biz bunu unuttuk.Çareyi bonzaide, eroinde arayan; intiharların, tecavüzlerin, cinayetlerin içinde yaşam savaşı veren bireylere dönüştük.Sevgili Peygamberimiz, Veda Hutbesi'nde "Her Müslüman diğer Müslümanın kardeşidir. Kanı, namusu ve malı haramdır" buyuruyor. Yine Allah'ın sevgilisi, "Beni Rabbim terbiye eyledi. Ne güzel terbiye etti" buyurmuştur.Allah'ın terbiye ettiği insan, insandaki ahlak-ı zemimenin, Allah'ın ahlakına, ahlaki hamideye bürünmesi halidir. Bugün asıl şikâyet edilen bu terbiye metodundan uzak kalış, aranılan da hamideye bürünmüş ahlaki vasıflardır.Eleştirilerde aynı vahşetin tekrarlanmaması için tedbirlerin artırılmasından bahsedildi.Oysa o mükemmel insanı bulamadığımız yerde, kanunlar, nizamlar ne kadar mükemmel olursa olsun hiçbir işe yaramaz. Neticede, kanunları yapan da, uygulayan da insandır.Siyasetin üzerine düşen vazife hem bir görev, hem de vebaldir.ABD'de öldürülen 3 Müslümanın ardından Obama'ya seslenen Cumhurbaşkanı, "Biz siyasiler ülkemizde işlenen cinayetlerden sorumluyuz, halk size oy verirken benim can güvenliğimi, mal güvenliği sağlayacaksın, diye veriyor" dedi.Karar mercilerinin, gerekli tedbirleri almanın ötesinde kanunlara, toplumdaki bireylerin haklarına Allah'a hesap şuuru ile saygı duyacak insanın yetiştirilmesine dönük bir eğitim programı uygulamaları gerekir.Var olan her şeyin bir mana kazanması, yaradılışı istikametinde değerlendirilebilmesi için insanın Hak adına kendi yararına kazanılması şarttır.
Editörün Seçtikleri