info@profdrhaydarbasenstitusu.org

Kınama
19/12/2014 Köşe Yazısı 94
Avrupa Parlamentosu Filistin'in devlet olarak tanınmasını destekleyen karar tasarısını kabul etti. Aynı günlerde Avrupa Adalet Divanı, Avrupa Birliği'nin Hamas'ı terör listesinde tutma kararını iptal ettiğini açıkladı. Hamas artık terör örgütü sayılmıyor. Bu kararlar toprakları Yahudi devleti kurma hayali ile işgal edilen ve kendini taş ve sopalarla savunan Filistin halkı için güzel bir umuttur. Terör ve terörist tanımını 2000 senesindeki 'İkiz Kule' olaylarından sonra sadece Müslümana göre yapan Batı içinse insan hakları konusunda iyi bir gelişmedir. İsrail özellikle Hamas'ın terör listesinden çıkarılmasına ciddi bir tepki verdi. Ramazan ayında başlayan ve 51 gün dünyanın seyrettiği operasyonlarda 2 binden fazla Müslümanı gözünü kırpmadan öldüren İsrail vahşeti terör sayılmazken ve yayılmacı politikaları meşru gösterilirken; Hamas'ın ve Filistin halkının yaptığı savunma bugüne kadar gayrimeşru sayılıyordu. Tıpkı Esad'ın topraklarını ve halkını korumak için verdiği mücadelenin bazıları için demokrasi dışı görülmesi gibi? Bizler, Atatürk'ün "Yurtta sulh, dünyada sulh" ilkesinin önemini bir kez daha hatırlatmak isteriz. Ülkelerin toprak bütünlüklerini hiçe sayan, dışarıdan gelen veya dış destekli iç ayaklanmalar yoluyla başlayan yıkıcı ve bölücü eylemlerin karşısındayız. Topraklarını savunan, halkının birliği ve devletinin devamı için gayret sarfeden devlet siyasetinin de savunucusuyuz. Bu sebeple, birkaç gün önce KKTC Meclisi'nde yaşanan vahim beyanları da kınıyoruz. KKTC Meclisi'nde milletvekili Doğuş Derya'nın Meclis Genel Kurulu'ndaki konuşmasında, sadece Türk tarafının değil, Rumların, Ermenilerin de kayıplar yaşadığını ve tecavüzlere maruz kaldığını söylemesi, adadaki Türk varlığının devamı için mücadele eden Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ve ordusuna bir hakarettir.
Editörün Seçtikleri