Türkiye, Marmara ile güney bölgelerimizi etkileyen hortum ve fırtına olayını konuşuyor.
Saatteki hızı 100 kilometreye kadar ulaşan hortum, ülkemizde nadiren görülen bir doğa olayı.
Marmara’da ve güney sahillerinde seralarda önemli hasarlara neden olan hortum, meyve ve sebzelerin ucuzlamasını bekleyen insanımızın sofrasını da vurdu.
Türkiye’de IMF politikaları ile şekillenen ekonomi sisteminde her yıl daha da azalan devlet desteği maliyetlerin artmasına neden olmaktadır. Bu da fiyatlara yansımaktadır.
Sadece fiyat artışını engellemek için değil, tarıma verilecek destek, doğal afet veya don olayları ile meydana gelen ciddi hasarlarda daha da önem kazanmaktadır.
Tarım stratejik bir meseledir. ABD ve AB ülkelerinde bütçeden tarıma ayrılan pay ülkemiz ile kıyaslandığında, bizim destek verdiğimiz dahi söylenemez.
Destekleme “hububat, şeker pancarı, tütün ve çay ile” sınırlandırılırken; tarım satış kooperatiflerine verilen hazine yardımı tamamen kaldırılmıştır.
Bunun yanında AB talimatları doğrultusunda hazırlanan 2013 Stratejik Kalkınma Programına bakılırsa, 10 milyona yakın kişinin tarım sahasından çıkarılması hedeflenmektedir.
Kendi kendine yetebilen 7 tarım ülkesinden biri olan Türkiye’de bizim dışımızda bir siyasi partinin tarıma dayalı programı mevcut değildir.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) olarak hazırladığımız tarım dosyası şöyledir:
1- Tahditler kaldırılacaktır.
2- Devlete ait topraklar uzun vadeli, sembolik ücretler karşılığında çiftçiye kiraya verilecektir.
3- Ürün fiyatları çiftçiler tarafından üretici kooperatif üzerinden belirlenecektir. Hem devlet desteğini hem de iç piyasa fiyatını beraber alacaktır.
4- Devlet üreticinin yetiştirdiği ürünün yüzde 50’sine en az 6 ay evvelinden avans verecektir.
5- İthal ürünlere karşılık yerli üreticinin korunması devlet garantisinde sağlanacaktır.
6- Tarım için gerekli olan finansman elde edilen üretim karşılığı senyoraj geliri ile karşılanacaktır.
7- Devlet tarıma bağlı sanayi üzerine yatırım yapmak isteyen girişimcilere, “proje mukabili sıfır faizli krediler” ve “gerekirse geri ödemesi üretim veya ürün” olacak türden kredi verecektir.
8- Devlet ürünlere pazar garantisi verecektir.
9- Gübre ve tarım ilaçları konusunda yatırımlar teşvik edilecektir.
11-Çiftçiye emeklilik desteği ve doğal afetlere karşı sigorta desteği sağlanacaktır.
Çiftçinin ve ürünün sigortalanmasının önemi yaşadığımız hortum olayı gibi doğal afetlerde hayatidir.
Tarım ürünlerinde uygulanacak devlet desteğinin kaynağı Milli Ekonomi Modeli’nde izahını yaptığımız senyoraj geliridir.
Tarım sektörü en az ithalatla en fazla ihracat yapılabilecek bir sahadır.
Devletlere en fazla senyoraj geliri elde etme hakkını veren sektörlerin başında tarım sektörü gelmektedir.
Bu sektör, Milli Ekonomi Modelimizdeki emisyon ile sübvanse edilecektir. Stratejik önemdeki tarım sektörü BTP iktidarında hak ettiği yere gelecektir.